Posts

Es werden Posts vom August, 2018 angezeigt.

MUTLAKA OKUMANIZ GEREKEN DOKUZ ÖYKÜ

Bild
Kitap Tavsiyeleri, Öykü Tavsiyeleri, Ünlü Yazarların Öyküleri, Seçme Öyküler, Etkileyici Öyküler, Kısa Öyküler, Kısa Romanlar, Novelle Ne Demektir? Hayatı Sorgulatan Öyküler, En Çok Okunan Öyküler, Edebiyat Notları Okuduğum ve etkilendiğim dokuz öyküyü sizlere de tavsiye ediyorum : 1. İnsana Ne Kadar Toprak Lazım/ Tolstoy   Rus edebiyatının dahi yazarı Tolstoy(1828/1910), Diriliş, Savaş ve Barış, Anna Karenina gibi şaheser romanlarıyla tanınır. Ancak büyük yazarın halka ahlaki öğütler vermek amacıyla sade ve akıcı bir üslubla kaleme aldığı kısa öyküleri de meşhurdur. Bu öykülerden beni en çok etkileyeni lisanımıza 'İnsana Ne kadar Toprak Lazım' başlığıyla kazandırılmıştır. Öykünün kahramanı Pahom, mal-mülk edinme hırsına kapılan bir Rus köylüsüdür. Fakir bir köylüyken geniş arazilere sahip bir toprak ağası haline gelen Pahom'un bitmek tükenmek bilmeyen hırsı neticede felaketine sebep olur. Hayata bakış açınızı değiştirecek bu kısa öyküyü mutlaka ok

DEPREM

Bild
    17 Ağustos 1999. Yirmi bin insanın gece 03:02'de başlayan ve kırk beş saniye süren depremle, betondan mezarlara gömüldüğü tarih. Sarsıntının merkez üssü Kocaeli'nin Gölcük ilçesiydi. Şehir, mahşer yerine dönmüştü. Dehşete düşmüştük. İstanbul'daydım. Deprem İstanbul'dan da çok güçlü bir şekilde hissedilmiş hatta Avcılar'da yıkılan binaların altında can verenler olmuştu. Depremin başladığı ilk anlarda, hızla yatağımdan fırlayıp sokağa indiğimi hatırlıyorum, dün gibi. Ancak kıyamet senaryosuyla çevrilmiş filmlerde rastlanabilecek sahne, hala gözlerimin önündedir: İnsanlar, kadın, erkek, çoluk-çocuk can havliyle sokaklara dökülmüş, caddelerin ortasından, nereye gideceklerini şaşırmış halde, sel gibi akıyorlardı. Çoğu üzerlerine bir elbise giyecek zamanı bulamamıştı. Köpekler hiç durmadan havlıyordu. Sabah namazı vakti gelince, ahalinin camiiyi hınca hınç doldurduğunu ve imam efendinin etkileyici vaazının gözyaşları içinde dinlendiğini anımsıyorum. Kimse

Almanya Gazeteleri Türkiye'deki Ekonomik Krizi Nasıl Değerlendirdi?

Bild
Türkiye'de, liranın aşırı değer kaybına uğramasıyla baş gösteren ekonomik kriz, Alman basınında geniş yer buldu. İşte Almanya Gazetelerinden Kriz Değerlendirmeleri:   Süddeutsche Zeitung   Recep Tayyip Erdoğan, ülkesinin piyasalarını darmadağın eden mali krizde, bütün ekonomi kurallarına ters olarak merkez bankasından faiz oranlarının düşürülmesini istiyor. Ancak liradaki çürümeyi engellemek için faiz oranlarının yükseltilmesi gerekiyor. Faiz arttırımı, yatırımları zorlaştıracak, büyümeyi yavaşlatacak ağrılı bir süreci getirecek olsa da sermayenin ülkeyi toplu terkedişini engelleyebilir. Yatırımcılar, faiz arttırımının Erdoğan'ın halka sürekli olarak yaptığı döviz bozdurma telkinlerinden daha cazip sonuçlar ortaya çıkarabileceğini düşünüyor.   Schwaebische Zeitung Türk lirasındaki aşırı değer kaybı, ekonominin Recep Tayyip Erdoğan'a tuttuğu aynadır. Sermaye sahipleri, yatırımcılar, girişimciler ve dünya çapındaki fonlar paralarını Türkiy

MONŞERLERE ÖZLEM

Bild
Türkiye tarihinde cehalete bu denli övgüler dizilen ve vasıfsızların bu kadar revaçta olduğu başka bir devir yaşanmış mıdır, bilemiyorum. Ayak takımı, devletin en hassas noktalarına kadar sirayet etti. 'Elit' kelimesi artık hakaret olarak kullanılıyor. Seçkinlerden nefret ediyoruz, kin kusuyoruz onlara. Alelade insanlara teslim ettiğimiz devletin en hassas birimleri mefluç durumda. Devlet aklı yerini devlet cinnetine terketti çoktan. Nepotizm*, zehirli bir sarmaşık gibi ülkemizin bütün kurumlarını sardı. Akrabayı kayırmak ahval-i adiyeden oldu. Herkes tanıdığını, yakınını, ahbabını kullanarak devletin bir kulpuna yapışmak peşinde. Devlet erki, vasat adamların oyuncağına döndü. Her yanda okumamış alimler, yazmamış katipler... Handiyse bir hastane hademesi çıkıp cerrahlardan daha iyi ameliyat yapabileceğini iddia etse hüsn-ü kabul görecek . Reis-i Cumhur, damadını maliyenin ve hazinenin başına atadı, kuzenini bakan yardımcısı yaptı, oğlu gölge milli eğitim bakanı olarak a

Danışmanları Tayyip Erdoğan'a Nasreddin Hoca Fıkrası Anlatsın!

Bild
Fransız gazeteci Loup Bureau, Temmuz 2017'de  Habur sınır kapısından Türkiye'ye giriş yapmak isterken yakalandı. Irak ve Suriye'deki terör örgütleriyle bağlantılı olduğu iddiasıyla tutuklanması talep edildi. Mahkeme tarafından tutuklandı ve Şırnak T Tipi Cezaevi'ne konuldu. Uluslararası gazetecilik örgütleri ayağa kalkarak, gazeteciliğin suç sayılamayacağını dile getirdiler. Türk yetkililer, bu açıklamalara şiddetle karşı çıktı ve. Fransız gazetecinin 'gazetecilik' yaptığı için değil, terör faaliyetlerinde bulunduğuna dair güçlü deliller olması nedeniyle hapiste olduğunu, ağızlarını doldura doldura savundular. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron derhal Recep Tayyip Erdoğan'ı aradı. Burenau'nun hemen serbest bırakılmasını talep etti. Yetmedi, bir daha aradı. O da yetmedi, Dışişleri Bakanı Jean-Yues Le Drian'ı Türkiye'ye gönderdi. Le Drian, Dışişleri bakanımız Mevlüt Çavuşaoğlu ile görüştü. Sonra Reis-i Cumhurumuzun iltifatına mazhar olarak sa

AVRUPA'DAN SIKINTILI HABERLER

Bild
Avrupa basınında geçtiğimiz hafta yer alan bazı 'sıkıntılı' haberleri derledim. Bakalım Avrupa'da ne gibi sıkıntılar yaşanıyor: Luzern Şehri Sakinleri Turist Akınından Şikayetçi Neue Züricher Zeitung 'un haberine göre, turistlerin  aşırı ilgisinden rahatsız olan Venedik ve Barcelona gibi şehirlere Luzern de eklendi. Orta İsviçre topraklarında, Luzern nehri kıyısında yer alan kent, Zürich'e yaklaşık olarak bir saatlik tren yolculuğu mesafesinde. Seksen bir bin nüfuslu Luzern, ortaçağdan kalma çok iyi korunmuş mimari yapıları ve etkileyici tabiat güzellikleriyle yılda 1.4 milyon ziyaretçiyi kendine çekiyor. Şehir, ünlü kayak merkezlerine de çok yakın. Ayrıca Alp Dağları'nın eteklerinde kurulmuş küçük kasabaları keşfetmek isteyenler de konaklamak için Luzern'i tercih ediyor. İsviçre'nin gizli başkenti olarak adlandırılan Luzern'den bir manzara Şehre akın eden turistlerin büyük çoğunluğu Çin ve Hindistan gibi Asya ülkelerinden geliyor.